Gaze-Temiz-Gaze-Temiz
http://www.gaze-temiz.com

Sözün Özü de kalmadı
Nivent Kurtuluş nivents@yahoo.com

Türkiye’nin gidişatı maalesef iyi değil,her gün yeni bir dalga..,

Sizler bizimle dalga mı geçiyorsunuz? 
 
Yaşadığım ülke her gün yeni bir batağa saplanmakta.
 
Vapurda otobüste herkesin gündemi bu.
 
Yeterin gayri midemiz bulandı.
 
Geçmişte bunlar olmuyor muydu, Rahmetli Özal, bu ülke için yapılması gereken ne varsa yaptı, Onunla millet olarak emeklemeden koşar adımla ilerledik. 
 
Lakin yapılmaması gereken herşey de yapıldı.
 
Ya sonra, hayali ihracat ile tanıştık.
 
Olmayan metalar gümrükten geçirip devletten vergi iadesi alınması neticesinde yeni zenginler topluma katıldı. Halk ile zenginleşen bir avuç insan ile arayı kapatabilmek adına “benim memurum işini bilir” ifadesiyle işini bilen memurunda zenginleşebileceğini kanıksadık.
 
Özal’dan önce de Süleyman Demirel’in yeğeni Yahya Demirel ile hayali ihracat ile tanışmıştık. Lakin o zaman çoklu TV kanallar yoktu.
 
Halk ne olduğunu kavrayamamıştı.
 
Tansu Çiller zamanında, “Civangate Skandalı” patladı. Selim Edes'in o dönem Civan için söylediği "Rüşvetin belgesi mi olur pe..." sözü tartışılmaya başladı.
 
1993 yılında, "İski Skandalı" ile tanıştık. O günlerde  İSKİ'nin Genel Müdürü Ergun Göknel'in, kurumun ihalelerini paravan olarak kurduğu şirketlere verdiği ve bu ihalelerde büyük yolsuzluklar yaptığı ortaya çıktı. Bahse konu olan yolsuzluk parası, 30 000 ABD Doları ve 670 000 Alman Markı idi. 
 
1998 yılında yaşanan "Türkbank Skandalı" Korkmaz Yiğit'in yayınlanan “İtiraf Kaseti” sonucu ANAP-DSP-MHP koalisyonu yıkılmış, Mesut Yılmaz için Yüce Divana giden yolun önü açılmıştı.
 
Mesut Yılmaz'ı ihaleye fesat karıştırmaktan suçlu bulmuştu.
 
Gün yüzüne çıkmayan ne yolsuzluklar yaşadık.
 
Şimdilerde değişen sadece ve sadece para miktarları. Bu yolsuzluklara karışanlar ne oldu? HİÇ BİR ŞEY aramızda rahatça dolaşmaktalar.
 
Demek istediğim dünden bugüne değişen hiçbir şey olmadı.
 
Eğer doğruluğu ispat edilirse bugün yaşanan tablo, çok ama çok vahim.
 
Adalet Komisyonu'nda kabul edilen 4'üncü yargı paketiyle, "ihaleye fesat karıştırma" suçunda ceza indirimi yapıldı. Değişikliğe tepki gösteren hukukçular ihaleye fesat karıştırma suçunun hapis cezası dışına çıkabileceği uyarısında bulundu.
 
İşin ilginç yanı ise CHP 4. Yargı Paketine geçit verdi. Zira nitelikli zimmete para geçirmenin ve ihaleye fesat karıştırmanın da ağır bir cezası olmalı idi.
 
Kimsenin umurunda olmadı..,
 
Çünkü kendilerine ucu dokunacaktı!
 
Belediye başkan aday adayları seçim telaşıyla olmadık paralar harcadı, kimse bu derenin suyu nerden geliyor demedi.
 
Geçmişte başkanlık yolunda yürüyen başkan adayları, cep delik cepken delik makamlarına oturduklarında, önce onları oraya taşıyan sponsorların işlerini hallettiler sonra da…, 
 
Meclis üyelikleri için millet savaş yaptı, maaşı güzel sanmayın sakın, Belediye meclis üyeleri aylık düzenli olarak bir maaş almaz. Sadece meclis toplantısı kadar katılım yani oturum parası alırlar. Oturum başına alınan para 125 TL'dir. Bir ay içinde büyük şehir belediyelerde en fazla 5 kez oturum yapıldığı için alacağı para en fazla 625 TL'dir. 
 
Değer mi bunca savaşa?
 
Elimde o kadar çok bilgi belge birikmesine karşın, her gün yaşadığımız olaylar midemi bulandırdı. İşin mutfağında olan ben ne TV seyretmek istiyorum ne haber taramak istiyorum. Bu ortaya atılan tapeler dinlemeler, çarşaf çarşaf yolsuzlukların ortaya çıkmasını diliyorum.
 
Sözün özü yaşadığım ülkeden ne yazık ki memnun değilim ya sizler?