x
     

Hangi Kamu Yararından..,

18 Mart 2018 Pazar , 20:43
Okunma: 3720
1 Yorum

Söz Edilmekte?

 
Geçtiğimiz hafta Mart ayının son meclis toplantısında, Ekonomi Üniversitesi tartışması yaşandı,
 
Büyükşehir meclisinde üniversite atışması,
 
“Ekonomi Üniversitesi'nin Güzelbahçe'de yapacağı yerleşke nedeniyle karşı karşıya geldi. Komisyonlarda görüşüldükten meclis gündemine gelen ve yükseköğretim alanı ile tarımsal nitelikli alan olarak belirtilen madde AK Parti'nin ret oylarına karşılık oy çokluğuyla mecliste kabul edildi.
 
 AK Parti Meclis Üyesi Ali Kökoğuz, "İmar planları yapılırken kamu yararına ilişkin alanlar ayrılır. Bunun oranı yüzde 40 civarındadır. Fakat bizim İzmir Büyükşehir Belediyesi'nde maalesef bazen bu yüzde 40'lık oran gözetilmez. Biri birilerini gözetir" dedi. 

Bahse konu alan “Ağaçlandırılacak Alanda” kalmakta,
 
Ve Doktor Sırrı Aydoğan, “"Burası üniversite" diyerek kamu yararından söz etti herhalde,
 
Ağaçlandırılacak Alan en büyük kamu yararı değil mi?
 
Kaldı ki, İzmir Büyükşehir Belediyesi, 16 Mart 2007 tarihindeki kararı ile 1/25.000 ölçekli İzmir Kentsel Bölge Nazım İmar Planı'nda Güzelbahçe Kampusu'nun yapılması planlanan alanı, ‘Doğal Karakteri Korunacak Alan, Ağaçlandırılacak Alan ve Tarımsal Niteliği Korunacak Alan’ ilan etmemiş miydi?
 
Geçtiğimiz yıllarda ise,
 
“Bu dönemde Aziz Kocaoğlu, ‘Bizim Başkanlığımızdaki Büyükşehir Belediyesi kimseye imar yetkisini, gücünü kullanarak ulufe dağıtmaz ve dağıtmayacak’, ‘İstediği rantı açıklasın’, ‘Yapacağı işte harcayabileceği parayı göstersin, projelerini ortaya koysun ve bunu belediyenin verdiği okulda yapmasın’, ‘İstediği rantların toplamını ben söylüyorum, 1 katrilyon ile 1.5 katrilyon arasında’, ‘Oraya götüreceğim altyapı maliyetiyle ben kent dönüşümü yaparım. Özel şahsa harcayamam’, ‘Orada benzinlik var, alışveriş merkezi var. Villa var, var oğlu var. 150 dönümünde de arazi var. Bana üniversiteyi şemsiye olarak kullanıp gelmeyecek”
 
Bu sözleri söyleyen Aziz Kocaoğlu değil miydi?
 
Ne vakit bu söylemleri değişti de, plan  CHP’lilerin oyu ile geçti?
 
10 yıl önce ayni araziye ayni plana ve ayni üniversitenin planını
 
"Örtünün altında ne var" diye reddeden Aziz Başkan
 
Bugün nasıl oldu da 150 000m2 imar hakki olan bir planı onuyor?
 
Yoksa “dün dündür bu gün bugündür mü” diyor?
 
Hani derler ya “tükürdüğünü yalamayacaksın” diye,
 
Ne değişti de, bu tarla niteliğindeki arazi bir anda özel bir üniversitenin planlı,  imara acık bir parseli haline geldi?
 
Bu arazinin tarla olarak alındığı fiyatıyla,  0.75 emsal olarak imarlı hale gelmiş hali arasındaki rant kimlerin cebine indi?
 
Belki yetkililer, eğitim kurumu gözüyle bakıyoruz diyerek konuyu hafife alabilirler..
 
Ama bu sonuçta özel bir eğitim.
 
Yani parayı bastıranın okuduğu bir eğitim.
 
Bir devlet üniversitesi değil,
 
Sonuçta bu rant geliri birilerinin cebine iniyor.
 
Bunun yeşil alanı imara açmaktan veya 5 kati 10 kata çıkarmaktan ne farkı var?
 
İmar planı içinde yapılaşmaların çoğunlukla tamamlanmış olduğu yerlerde bile revizyon planı, tadilat planı diye %40 hatta daha da üzerinde zayiat alınırken, bos bir tarla olarak imara acılan yerde neden %14 zayiat ile plan onanır?
 
Eğitim kurumu, üniversite, öğretim gibi vatan millet edebiyatı bu plana kılıf olabilir mi?
 
Üniversite kampusunda eğitim gören gençlere, daha fazla yeşil alan, park, rekreasyon alanı,  spor tesisleri gibi sosyal donatı alanları ayırmak gerekmez mi?
 
Bu öğrencilerin konutlardan daha az sosyal donatıya ihtiyaçları olacağı düşünülebilir mi?
 
Lütfen!
 
İmara açtığınız bu yer, bir kaç yıl sonra 
 
Ekonomi Üniversitesinin Balçova’daki kampusu gibi bina yığınına dönüşmesin..
 
Karadeniz’de bitki örtüsünden toprağı göremezsiniz derler, Ekonomi Üniversitesinde de binadan toprağı göremiyoruz maalesef..
 
Bu kampusle ilgili çok yazdık, kaygılarımızı dile getirdik.
 
Bu imara acılan tarla içinde ayni sonla karsılaşmayalım.
 
Başka İzmir yok!
 
Dolayısıyla plan askıya çıktığında itirazlarımızı yapacağız..,
 

 


Kaynak:



  • Yorum yazmak için üye girişi yapınız. veya
  • Misafir - 18.03.2018 21:32:59

  • Cesamin Özkan
  • AKP tipi davranış modelinin Aziz Kocaoğlu'nda vücut bulması. Bu nedenldirki CHP İzmir gibi bir ilde Aziz Kocaoğlu yüzünden oy kaybetmekte ve bu süreç devam etmekte. Genel başkan hakkındaki söylemleri, ardından '' Büyüklerimiz layık görürlerse yetiden aday olurum '' şeklinde konuşması. Aziz Kocaoğlu, AKP ye yakınlıkları ile bilinen inşaat ve AVM firmaları ile , CHP lileri ciddiye almaz, hatta aşağılar tavrı ile artık CHP de olamaz. Böyle somut bir parti zararlısına CHP ninde İzmir'inde tahammülü kalmamıştır. İzmir, CHP için, ülkemiz için gerçekten çok önemli, yani partiye kaybettirme adresi olan birinin kaprislerinin manevra alanı olamaz İzmir.
  •