x
     
07.08.2016 18:12:57
Okunma: 3044
0 Yorum

İCİNİZDEN BİRİ / icinizdenbiri35@gmail.com
KISA KISA - AKLA GELEN SORULAR

 
15 Temmuz darbe girişiminin sonrasında inanılmaz yoğunlukta haber sunumu vardı televizyonlarda. Kameralardan  çarpıcı  görüntüler izledik. Gazetelerde haber ve yorum bombardımanlarından geçilmiyordu. Ülke genelindeki  görülmemiş kardeşlik, dostluk havası umut ve iyimserlik saçıyordu. 
 
Bu arada hükümet, ağırlıklı olarak Cumhurbaşkanı’nın direktifleri ile pek çok uygulamayı süratle gerçekleştirildi. İlk günlerde bu uygulamaların yarattığı bazı endişeler  dillendirilmese de konunun uzmanları, gazeteciler bu yöndeki görüşlerini son günlerde gazete köşelerinde, ekranlarda ortaya koymaya başladılar. Bu konuda yazılanlardan ikisinin bağlantıları aşağıda.  
 
İlkinde Emin Çölaşan darbe girişiminde  garipsediği hususları belirtmiş. Diğerinde ise Rahmi Turan Türk Ordusunun yapısında Kanun Hükmünde Kararnameler ile apar topar yapılmış olan değişikliklerin sonucu beklenilen çok vahim durumu konunun uzmanlarının görüşleri olarak vermekte. Okumanızı öneririm.
 
 
Bu günlerde benim de okuduklarımdan, dinlediklerimden aklıma takılan irili ufaklı sorulardan ikisi aşağıda. Umarım derdim anlaşılıyordur.
 
Soru 1. 
Bu terör hareketi konusunda araştırma yapan, bilgi sahibi olan gazeteciler, araştırmacılar ve bir dönem Fettullah Gülen’in en yakınında olan kişiler yazılarında, TV ekranlarında Fetö hareketinin iç yüzünü bütün detayları ile yazdıklarını ancak bu yönde devlet yetkililerinden hiçbir ilgi gelmediği gibi haklarında işlem yapılanlar, mağdur edilenler de bulunduğunu belirtmişlerdir.
 
Bunlardan birkaç gün önce CNNTÜRK’de konusan, uzunca bir dönem F.G.’in en yakınında bulunan Nurettin Veren, Fetö örgütünün yapısı ve amacını 2005 de yayınlanmış kitabında, hareketin önde gelenlerinin isimleri ile birlikte verdiğini belirtmiştir. Yine aynı programda konuşan ve bir dönem Fetö hareketinin gözdelerinden olduğunu belirten ilahiyat profesörü Ahmet Keleş de bu konuda detaylı bilgileri RTE ye yüzyüze yapmış oldukları görüşmede verdiğini söylemiştir. Bu durumda Fetö hareketinin yapılanması, amacı ve planladığı terör eylemi üzerine devletin istihbarat örgütlerinin, ordu en üst birimlerinin,  cumhurbaşkanının haberi olmadığını kabul edebilmemiz çok zor değil mi?
 
Soru 2. Fetö terör örgütü ile ilişkisi olan  ya da olabileceği düşünülen hemen her kesimden pek çok kişi hakkında çok kısa sürede işlemler yapıldı. Hala da çok daha düşük bir tempoda da olsa bu işlemler devam etmektedir. Peki, bu örgütle yakın geçmişe kadar çok yakın bir ilişkisi olmuş olan, örgütün yapısını ve nihai hedeflerini bilen fakat bu konuda gerekli önlemleri özellikle  2013 yılı sonuna kadar hiç umursamamış olan  politikacılar için de benzer inceleme ve yasal işlemler  yapılacak mı, yapılacaksa ne zaman?
 
Basit sorular da olsa bu soruları sormaya karar vermek kendi adıma çok kolay olmadı, birkaç gün kararsız kaldım. Elbette bunlara  yanıt verilmesini beklemiyorum. Beklentim,  bunlar ve benzerleri  üzerinde olabildiğince çok kişinin düşünmesi.
 
Gelecek yazıda görüşmek üzere.
 
 

 

Etiketler: