Dosya git gide daha da..,
Nevvar – Salih İşgören Vakfı son derece ulvi düşüncelerle kurulmuş vakıf.
Vakıfın mal varlığı da dudak ısırtacak cinsten.
Geçen yazımda, aynı günde 2 Vakıf Senedinden bahsettim.
Birinde,“Vakfa tahsis edilecek gayrimenkullerin (gayrimenkullerin hiçbir zaman satılmayacak olması kaydıyla)”
Diğerin senette bu ibare yok olduğunu sizlerle paylaştım. Hangisi doğru bu benim işim değil. Yetkili kişiler elbet dikkate alacaklardır.
Vakıf öyle bir hal almış ki, vakıf kurucularından Ömer Lütfü Çırak her halde daha fazla dayanamayacak olması sebebiyle, Nevvar - Salih İşgören Vakfı hakkında suç duyuruları yapmış.
Dosya ilerledikçe FETÖ Dosyası haline gelmekte, vakıf kurucu üyeleri, avukatlar, Mütevelli Heyet hemen hemen hepsi ya FETÖ’DEN tutuklanmış, ya da yurt dışına kaçmış!
Cumhuriyete Başsavcılığı'na verilen dosyada yer alan ifadelere göre;
Şikayet üzerine Vakıf Müfettişi Remzi Köse görevlendirilmiş.
Remzi Köse göreve başladığı andan itibaren, Ömer Şener ve Mustafa Ökmen vakıf yönetiminden istifa etmiş.
İstifa gerekçesi ise, soruşturma sonrası haklarında bir dava açılması durumunda mahkeme kararıyla azledileceklerinden 5 yıl boyunca vakıf yöneticisi olmaktan yasaklı hale geleceklerinden kendileri istifa etmişler.
Yerlerine ise FETÖ/PDY üyesi adamları bıraktılar. Erol URGUN ve Ergüder CAN isimli kişiler vakfa bu şekilde girmişler.
Ergüder CAN geçmişte İZKA ve EXPO başında olan kişiydi. O tarihlerde EXPO ile ilgili yazışmalarımız sonrası EXPO daveti üzerine Süleyman Gencel ile Ergüder Can’la görüşmüştük.
O tarihlerde, Ergüder Can’a sormuştum, koskoca İzmir’de iki önemli kurumun başına neden sizi getirdiler diye sormuştum. Sorumun cevabını Ergüder bey değil de, asistanı yanıtlamıştı.
O tarihlerde, EXPO Avukatlığını yapan Av Muzaffer UZLAŞ FETÖ Kalkışmasından sonra basında çıkan haberlerde;
Basında yer alan haberlerde “FETÖ'nün hukuk merkezinin başkanlığını yapan Avukat Muzaffer Uzlaş, polis tarafından gözaltına alındı”
Ergüder Can, İzka ve EXPO sonrasında İzmir’de müfettiş olarak görevine devam etti. Eğer Ergüder Can Bey FETÖ’DEN tutuklu ise, müfettişlik yaptığı zamandaki dosyaların tekrar incelenmesi gerektiğine inanıyorum.
EXPO ve İZKA harcama kalemlerini o tarihlerde ısrarla sorgulamıştım, meğer ne kadar haklıymışım!
Neyse konuyu dağıtmadan devam edelim.
Şimdi Cumhuriyet Başsavcılığına verilen dilekçenin bu bölümü çok enteresan.
“Avukat Maksut Karaosman’ın ve FETÖ Üyei Ergüder Can’ın sağladığı irtibatlarla yönlendirilen Vakıflar Genel Müdürlüğü tarafından İzmir 12. Asliye Hukuk Mahkemesine başvuru yapılmış ve vakfa kayyum atanması talep edilmiş. Daha sonra bu Sami UÇAR isimli emekli hakimin; Avukat Maksut KARAOSMAN ile irtibat halinde olan İzmirli bir siyasetçinin kayınpederi olduğu ortaya çıkmıştı. Delili Temiz Eller Gazetesi.”
Dikkatinizi tekrar Cumhuriyet Başsavcılığı’na verilen dilekçede yer alan bir maddeye çekmek istiyorum.
“Açılan davada Ömer ŞENER isimli FETÖ/PDY Terör Örgütü üyesinin avukatlığını yine Avukat Maksut KARAOSMAN üstlenmiştir. Dosyaya sunulan Avukat Maksut KARAOSMAN’a ait vekaletname ekte sunulmaktadır [DELİLİ: Ömer ŞENER’in Cevap Dilekçesi ve Maksut KARAOSMAN’a Ait Vekaletname (EK-9)].
Aynı vekâletnameden Avukat Maksut KARAOSMAN’m Ömer ŞENER’in sahibi olduğu ve vakıfla iş yapan Gürmer İnşaat Taahhüt Turizm Sanayi ve Tic. Ltd. Şti.’nin de avukatı olduğu görünmektedir.”
Şikayet dilekçesinde yer alan bu paragraf gerçekten çok önemli;
“Ayrıca FETÖ/PDY Terör Örgütü mensuplarının dadandığı ve vakıf kaynaklarını terör örgütüne aktardığı için İzmir Cumhuriyet Başsavcılığına da şikayette bulundum [DELİLİ: Savcılığa Verdiğim Şikayet Dilekçesi (EK-11)]. Ancak bu şikayetime rağmen vakfa dadanan bu kadar FETÖ/PDY Terör Örgütü mensubu ve bunları koruyan kişiler hakkında hiçbir işlem yapılmadı
Başsavcılık tarafından devamlı soruşturmayı yürütecek savcı değiştirildi. Bugün mütevelli heyetine alınan kişilerin hepsi ya tutukludur ya da kaçaktır. Ancak savcılık tarafından bu adamların vakıftaki faaliyetleri hakkında hiçbir işlem yapılmamıştır
Soruşturmada yaklaşık olarak 7 kez savcı değiştirilmiştir. Bugün soruşturma aşamasında dosyayı sumen altı eden savcılardan bir kaçının tutuklu olduğu bilinmektedir.”
Ben yazarken hayretler içinde kalıyorum, ya sizler?
Dosya aralandıkça öyle isimlerle karşılaşıyorum ki yok artık diyorum.
Devam edeceğim.