x
   
19.01.2021 19:08:19
Okunma: 3455
1 Yorum

Nivent Kurtuluş nivents@yahoo.com
HİÇ SONUCUNU HESAP ETTİNİZ Mİ?

 

 

Dün akşam yayınladığım,
 
MIŞ la MİŞ le ŞANTAJ başlıklı yazımı,
 
Hadi kanunlardan korkmadınız,
 
Allah’tan damı korkmadınız?
 
Alma mazlumum ahını çıkar aheste, aheste,
 
Bu sözümü İddianameyi hazırlayan savcı beye de söylemiştim,
 
Yarın son kişiyi yazacağım. Diye bitirmiştim,
 
Bu konuyu her kaleme aldığımda, içim titriyor,
 
İşlemediğiniz, hatta aklınıza bile getirmediğiniz, bir konu hakkında yargılanmak kolay değildi,
 
Gazetelerde, boy boy resimlerimiz çıktı,
 
İşadamlarına şantaj iddianamesi kabul edildi,
 
Gözlerimiz bantlı, temsili resimde bir bayan elleri arkadan kelepçelenmiş, gösterildi.
 
Bizlere bu iftirayı atan şahıslar resimlerimizi gazetelerde gördüklerinde,
 
Güldüler mi?
 
Yoksa içlerinde vicdan kırıntısı kaldı ise, “çok ileri gittik” dediler mi?
 
Gelelim Mesut Sancak olayına,
 
İzmir ili Çeşme ilçesinde Turizm Tesis Alanında Turizm Yatırım Belgesi ile otel adı altında ruhsat alınan ve konut satışları yapılan FOLKART BLU adlı tesisi Temiz İzmir Derneği yayın organı gaze-temiz.com haber sitesinde yer alan haberim sonrasında, Mesut Sancak tarafından telefonla aranarak tehdit edilmemle başlayan sürecin devamında,  Allaha küfür etme küstahlığını gösteren kişi hakkında suç duyurumu, ses kayıtlarıyla yapmıştım.
 
Bu arada yazdığım yazıya, Urla Mahkemesinden erişim yasağı geldi,
 
Ben Urla’da oturmuyorum, Mesut Sancak’ta Urla’da oturmuyor,
 
Yazdığım yazı da Urla ilçesini ilgilendiren konu değil,
 
Peki, neden Urla Mahkemesinden bu karar çıktı?
 
Ve nasıl yazı hemen yayından kalktı?
 
Güç böyle bir şey herhalde!
 
Keşke güçler daha olumlu şeylere kullanılsa da, dünya bugün ki halinde olmasaydı!
 
Mesut Sancak büyük hata yapmıştı, beni arayarak, 
 
Hesap edemedi, benim yargıya gideceğimi,
 
Öyle ya, kendi deyimiyle, “koskoca Mesut Sancak”
 
Korkarım, sandı herhalde,
 
Hemen karşı bir hamle yapmak zorundaydı,
 
Çünkü olay yargıya taşınmıştı, her ne kadar tehditten yargılanmasa da, hakaretten yargılanma yolu açılmıştı ve ceza alması kesindi,
 
Bir şeyler yapmalıydı ki, yargılanması mümkün olmasın,
 
Kim akıl verdi ise hayatının hatasını yaptı,
 
Yargılanmasının engellenmesi için TCK’nın 129. Maddesinden yararlanması lazımdı,
 
Neydi TCK’nın 129. Maddesi,
 
"Cezayı Hafifleten ya da Kaldıran Haller a. Suçun Haksız Bir Fiile Tepki Olarak İşlenmesi TCK’nın 129. maddesinin 1. fıkrasına göre, hakaret suçunun haksız bir fiile tepki olarak işlenmesi halinde, faile verilecek ceza üçte birine kadar indirilebileceği gibi, ceza vermekten de vazgeçilebilir..,”
 
İşte bu sebepten, benim Mesut Sancak’a yönelik bir suç işlemem lazımdı, Mesut Sancak benden şantajla bir şeyler istedi ve ben bundan dolayı kendisine hakaret ettim diyebilecekti,
 
Peki, ya diğerleri nasıl bulaştı bu işe derseniz,
 
Suçu çete kapsamına alabilmek için birileri daha olmalıydı,
 
Yazdığımız yazılardan, kuyruk acıları olan kişilerin biraya gelmesiyle, kurulan Konsorsiyum,

“Konsorsiyum, tek bir kuruluşun üstlenemeyeceği bir işi, ortaklarının olanaklarını birleştirmeleri sonucunda söz konusu işin gerektirdiği kapasiteye ulaşılabilmesi gayesi ile yapılan bir ortaklıktır.”
 
Konsorsiyum sadece iş alanında olmadığını da, bu davadan sonra öğrenmiş olduk,
 
Konsorsiyumlarda, her ortak işin belli bir bölümünü üstlenmekteydi,
 
Böylece tarihe geçecek, altı boş bir iddianame hazırlandı, 
 
Davamız yıllarca sürdü,
 
Her dava öncesi kimi zaman gözlerimiz bantlı olarak,
 
Kimi zaman büyük işadamlarının resmi konularak, "İşadamlarına ŞANTAJ" isimlerimiz yazılarak,
 
Basında yayınlandı,
 
Aslında bizlerin utanacağına, onların utanması gereken bir durumdu,
 
Her dava öncesi içime akıttım gözyaşlarımı,
 
Hiç isyan etmedim,
 
Biliyordum, davanın sonucunu, 
 
Her gün onları, Allah’a havale ettim,
 
Yarın, iddianameyi hazırlayan savcı ve duruşma notlarını kaleme alacağım.
 
İlk üç yazımın linkleri;
 
 
 
 

Etiketler:

Misafir - 19.01.2021 22:13:02

  • ÇOMAK SOKMAK
  • Bir işadamı düşün. Devir tam onun devri. Devletin tüm kurumları adeta emrinde. Yetmemiş, yerel yönetimler ve İzmir Büyükşehir Belediyesinin CHP'li başkanıyla rakı içiyor. Hani Konak Meydanına gökdelen dikse, İzmirde kimsenin sesi çıkamaz. Adam milyon dolarlar kazanıyor... Derken, doğruları yazmakla kafayı bozmuş biri, bütün usulsüz işleri yazmaya başlıyor. Zaten toplum ahlaken bitmiş olduğu için, hiç kimse de bu yazılanların doğruları yapmak için yazıldığına inanmıyor. Bazı insanların parayla arasına girmek çok tehlikeli...
  • Yazarın Diğer Yazıları