Nivent Kurtuluş nivents@yahoo.com
İçimden bugün ..,
Bugün ne, İstinye Park İzmir nede Optimum AVM’nin ikincisini yazmak geliyor içimden.
Bugün sizlerle başka şeyler paylaşayım, çiçekler ne güzel, kuşlar ne güzel ötüyorlar.
Yok buda olmadı. Beceremedim.
Şu an elimden düşürmediğim kitaptan bahsedeyim, Ermişin Bahçesi Halil CİBRAN.
Kimdir Halil Cibran derseniz, Halil Cibran 1883 yılında doğmuş 1931 yılında ölmüş, Lübnan asıllı ressam, şair ve filozof.
Yıllardır canım sıkıldığımda okuduğum, Halil Cibran’ın kaleme aldığı yazıları hep beni derinden etkilemiştir. Her bir sayfası her bir cümlenin satır araları beni inanılmaz düşüncelere sevk eder.
Yeryüzü Tanrıları kitabında, öyle bir bölüm var ki sizlerle paylaşmak istedim.
Sanki bugünü anlatmış ta o yıllarda. Okuyunca ne demek istediğimi anlayacaksınız.
Arkadaşlarım, yoldaşlarım, inançlarla dolu ama dinden yoksun olan ulusa acıyın.
Örmediği elbiseleri giyen, ekmediği ekmeği yiyen, yapmadığı şarabı içen ulusa acıyın.
Kabadayıyı kahraman diye öven ve parıltılı istilaları bereket sanan ulusa acıyın.
Devlet adamının tilki, felsefecinin hokkabaz, sanatının işe yaramak ve taklit etmek sanatı olduğu ulusa acıyın.
Yeni gelen başkanını trampetlerle karşılayıp giderken yuhalayan, arından geleni yine trampetlerle karşılayan ulusa acıyın.
Bilgeleri, yıllar geçtikçe sessizleşen ve güçlü adamları henüz beşikte olan ulusa acıyın.
Parca parça olmuş ve her bir parçası kendisini ulus zanneden ulusa acıyın.
Veren sağ eliniz ile alan sol eliniz arasında büyük bir mesafe vardır. Gerçekte en büyük mesafe uyku ile uyanıklık arasındadır.
Evet, tüm insanlarla, hatta daha çoğuyla karşılaşacaksınız. Koltuk değneği satan topallar, ayna satan körler ve tapınak’ın kapısında dilenen zenginler göreceksiniz.
Ben sizler için kitap sayfalarından alıntılar yaptım, okurken ayrı düşündüm, yazarken ayrı düşündüm. Umarım sizlerde beğenirsiniz.
Küçük bir not; Sakın bu tür yazılara devam edeceğimiz sanmayın, yarın İstinye Park İzmir’le devam edeceğim.