x
     
2.7.2019 22:45:23
Okunma: 3462
0 Yorum

Nivent Kurtuluş nivents@yahoo.com
ŞANTAJ İDDİANAMESİ (5)

 

Dün akşam yayınladığım yazımın son paragrafında,

“Yarın son yazımı yazacağım” diye bitirdim,
 
Birçok dostum, “sakın bırakma çok iyi gidiyorsun”
 
E-maillerde tanımadığım okuyucularım “siz olmazsanız kim kaleme alacak bizim dertlerimizi, meydanları bunlara bırakmayın..,”
 
Oysaki, Şantaj İddianamesi ile ilgili yarın son yazım demek istememiştim,
 
Bir yere gitmiyorum, buradayım!
 
Evet, nerede kalmıştık,
 
ŞANTAJ iddianamesi BERAAT Kararı ile son buldu,
 
Aksi düşünülemezdi zaten, 
 
Delil yok,
 
Kayıt yok,
 
Savcılık tarafından yapılan dinlemelerde “hiçbir suç kaydına rastlanılmamıştır” ifadesi olacak,
 
Hangi yasaya göre ceza verilecekti?
 
Verilseydi, Hukuk Skandalı olurdu!
 
Peki bundan sonra ne olacak derseniz eğer,
 
Çok şey olacak,
 
Öncelikle İftira davası açacağım,
 
İftira Suçu Nedir? (TCK 267)
 
İftira suçu, hakkında savcılık soruşturması açılması veya idari yaptırım uygulanmasını sağlamak için bir kimseye hukuka aykırı bir fiil isnat edilmesidir (TCK m.267). 
 
Basit iftira suçu cezası, 1 yıldan 4 yıla kadar hapis cezasıdır (TCK md. 267/1).
 
Bizler basit iftira suçundan yargılanmadık,
 
Nitelikli iftira suçu işlenmesi halinde suçun cezası yarı oranında arttırılır. Yani fail, iftira suçunun maddi delillerini de kendisi üretirse suçun basit halinin cezası yarı oranında arttırılacaktır (TCK md. 267/2).
 
Bizler nitelikli iftira sucu neticesinde yargılandık ve hayatımızdan 2 yıl çalındı, mahkemede sanık olarak yargılandık,

“İftira suçu, özel kastla işlenen soyut tehlike suçudur.”
 
Bu iftirayı atan, kişiler neye güvenip bir araya gelerek, bizleri kamuoyu önünde itibarımızı zedelemeye çalıştılar,
 
Hep bu soruyu soruyorum, olmayan, işlenmeyen bir suçu bizlere hangi kanun ile cezalandırmayı düşündüler?
 
Yüce Türk Adaleti, bu kişilere gereken cevabı verdi!
 
Mahkeme kararını, İstinaf etmişler,
 
Gerekçeli karar elime henüz geçmedi,
 
Karar elime geçtiği gün, İstinaf Mahkemesine yazacağım, birkaç cümlelik yazımı da sizlerle paylaşacağım,
 
İstinaf Mahkemesine yazdığım yazımda, yer alacak bilgiler,
 
Ortada delil yok,
 
İki ay usulsüz dinlendik, sonuç olarak “suç unsuruna rastlanılmamıştır” kararı mevcutken,
 
Şu saatte, arandım telefon kayıtları diye bir ibare yok,
 
Şu kadar parayı verdim, ya da istedi diye bir kayıt yok,
 
Üstelik yazdıklarımızın hepsi doğru işte kanıtları,
 
Barankaya Firmasının ekte sunduğum, İmar Barışı Belgesi,
 
Folkart Firmasının ekte sunduğum, İmar Barışı Belgesi,
 
Diye devam edeceğim,
 
Ayrıca, haksız olarak  yargılanmamızı, Anayasa Mahkemesine intikal ettireceğim,
 
Hiç korkmadan yazıyorum, bizlerin yargılanması, HUKUK SKANDALIDIR, bunun başka bir tarifi ne yazık ki yok!
 
İşte böylesi bir yargılanma geçirdik,
 
Yargılanmamızı hayatımın sonuna kadar unutmayacağım,
 
Çünkü izleri hala durmakta,
 
İzler dedim de, çok sevdiğim bir yaşanmış hikaye ile bitirmek istiyorum,
 
Bir kadın her gün kocası tarafından dövülüyormuş, 
 
Kadın kocasından, dayak yedikten sonra, duvara bir çivi çakıyormuş,
 
Günler, aylar, yıllarca bu durum değişmemiş,
 
Her gün kadın, duvara bir çivi çakmaya devam etmiş,
 
Bir gün kocası eve gelmiş, elini kaldırmış,
 
Gözleri duvardaki çivilere takılmış,
 
Çiviler o kadar çokmuş ki, artık çivilerden duvar görünmüyormuş,
 
O an elini, indirmiş ve kadının önünde diz çökmüş,
 
Affet beni karıcım, bundan sonra sana eziyet çektirmeyeceğim,
 
Lütfen bu çivileri sökelim artık demiş,
 
Kadın çivilere bakmış, peki bey sökelim,
 
Sökelimde, izleri ne olacak?
 
Çok severim bu hikayeyi, siz, siz olun kimsenin hayatına bir çivi çakmayın!
 

Etiketler:

Yazarın Diğer Yazıları