Nivent Kurtuluş nivents@yahoo.com
Sn Cumhurbaşkanım, Diyorsunuz ki,
“Onlar kaçacak biz kovalayacağız”
“Paralel devletmiş, şuymuş, buymuş vesaire. Olmadı olmayacak. Onun için de Pensilvanya’ya mı kaçar, başka yere mi kaçar, nereye kaçarsa kaçsın sonuna kadar inlerine girdik, giriyoruz. Onlar kaçacak biz kovalayacağız.”
Benim bir parti yandaşlığım yok. Ancak bayrağıma ve Atatürk ilkelerine bağlı bir kadınım.
Dinin devlet işlerinden ayrılması gerektiğine inanırım. Tekkeler zaviyelerle ülkemin yönetilemeyeceğine inanırım.
Atatürk 1927 yılında; "Efendiler, biz tekke ve zaviyeleri din düşmanı olduğumuz için değil, bilakis bu gibi yapılar din ve devlet düşmanı oldukları, Selçuklu ve Osmanlı'yı bu yüzden batırdığı için yasakladık” diyor.
Siz diyorsunuz ki;“FETÖ denilen terör örgütünü tüm unsurlarıyla bir daha milletimize ihanet edemeyecek hale getirmek mecburiyetindeyiz. Bu mücadeleyi tüm kurumlarımızla veriyoruz. Şu ana kadar önemli mesafe katettik, ama henüz katetmemiz gereken çok mesafe var.”
AKP'li değilim ama, FETO konusunda ki tüm beyanlarınıza katılıyorum, geçmişte kolkola olmanızı da, kendi adıma şimdilik unutuyorum.
Ve inanıyorum ki; bu kararlığı sürdürdüğünüz sürece, vatandaş da geçmişi unutacaktır.
Devletimize, vatandaşımıza silah çeken FETO ÖRGÜTÜNÜN yok olması gerektiğine inancım sonsuz. Bunu da AKP iktidarından başka hiç bir oluşumun yapamayacağına hükmeden mantığım bu yolda size dua etmemi sağlıyor.
Ancak;
Çocuğunu Feto okullarına yollayan, Bank Asya'ya para yatıran, kandırılıp, hayır yapmak niyetiyle bilmeden terör örgütüne üçbeş kuruş yatıran kişilerin göz altına alınması, memuriyetlerine son verilmesi büyük bir çelişkidir ve bu çelişki aklıma bazı sorular getiriyor.
Ne benim nede yakınlarımın, Bank Asya’da hiç parası olmadı.
Diyelim ki;
Bank Asya, bir FETO bağlantısı için bir kıstas!
Öyle ise, Mehmet Özhaseki'nin Çevre ve Şehircilik Bakanı koltuğunda nasıl oturduğunun AKP ve Cumhurbaşkanı kamuoyuna açıklamalı, şüpheleri ortadan kaldırmalıdır.
Sn Cumhurbaşkanım, Hatırlamalı ki;
Çevre ve Şehircilik Bakanı Mehmet Özhaseki "AKP yönetiminde kripto Fetöcüler var" demiş, ardından da isimleri bilenleri göreve çağırmış, hemen gerekli yerlere bu bilgileri iletmesini istemişti...
"Gidin Cumhurbaşkanına, Başbakan'a söyleyin" sözleri haber de olmuştu...
Biz bilmiyoruz kimdir bu zatlar ama;
Fetö operasyonlarında tutuklanan Kayserili işadamları Boydakları, büyük bir ısrarla Pensilvanya'ya götüren şahsı, medya haberlerinden biliyoruz... Bütün mal varlıklarına el konan Boydaklar da zaten açıkladılar... "Bizi Pensilvanya'ya zamanın belediye başkanı Mehmet Özhaseki, ısrarla yalvar yakar götürdü" dediler.
Yani Mehmet Özhaseki, "Bildiğiniz Fetöcü bakanları milletvekilleri Başbakan'a veya Cumhurbaşkanı'na şikayet edin" diyen zat.
Bakıyorsunuz, bu zat, bu günün Çevre ve Şehircilik Bakanı... Boydaklar'ı Feto ile tanıştıran adam... Soruşturmaya konu olan Kayseri'deki kongre Merkezi'nin yapımı konusunda da Özhaseki'nin yardımları olduğu, yine Boydaklar tarafından dillendiriliyor! Yani biz, kim Fetöcü bilemiyoruz ama, Sayın Cumhurbaşkanına Çevre ve Şehircilik Bakanının bu konuda şüpheli olduğunu duyurmak istiyoruz.
Zaten Sayın Cumhurbaşkanı'da eminim durumun farkında. Ve bir konuşmasında;
“Şimdi 28 belediye başkanı görevden alınmıştır. Bazıları ‘Seçilmişler görevden nasıl alınır?’ diyor. Bal gibi de alınır, bal gibi de alınır. Seçilmiş olmak size sınırsız devlet, millet aleyhinde tasarruf yetkisini vermez. Çalışma alanı neyse bu alan içinde çalışacaksın" demişti.
Cumhurbaşkanı'nın 28 belediye başkanını da görevden almasını destekliyorum, devletin imkanları ile devlete silah çekenleri şiddetle kınıyorum.
Ancak, Boydak'ları, büyük bir ısrarla Pensilvanya'ya götüren, Çevre ve Şehircilik Bakanının halen görevde olmasını hiç ama hiç anlayamıyorum.
Sn Cumhurbaşkanım, “rabbim de milletimde bizi affetsin” diyorsunuz, siz devlete silah çeken FETO’NUN karşısında kararlı gittiğiniz sürece ben kendi adıma sizi çoktan affettim.
Siz, “Bir yandan hesap sorma, bir yandan da muhasebe yapma zamanıdır” diyorsunuz. Benim hesap sorma gibi bir lüsküm yok ancak muhasebemi iyi yaparım.
Ayrıca, bir küçük ayrıntı daha var... Gazeteci Cem Küçük'ün büyük bir açıklıkla "Feto'nun en büyük işbirlikçisi" ilan ettiği şahsın, Çevre ve Şehircilik Bakanı Mehmet Özhaseki'nin İzmir gezisinde, yanından bir an bile ayrılmadığını da merak etmekteyim.
Eğer FETO ile gerçek bir mücadele yapılacaksa ve vatandaştan yardım bekliyorsanız, benim gibi FETO’NUN temizlenmesi konusunda, çelişkileri olan kişileri inandırmak için, kim olduğuna, kime yakın olduğuna bakılmaksızın önce içinizdekileri temizleyin ki, halk size canı gönülden destek olsun.
Siz kararlı olduğunuz sürece, Allah yolunuzu açık etsin!