x
     
07.05.2017 14:15:02
Okunma: 2716
1 Yorum

Yasemin Başak Arel
GERÇEĞİ KONUŞALIM!!!

 

Çeşme’de hiçbir zaman turizm istenmedi

80’li yıllarda ülkenin hiçbir bölgesinde yaşanmayan, uluslararası turizm hareketi İzmir- Çeşme’de başladı.
 
Termal ile gelen sağlık turizmi, 1960’larda Şifne’de Halis Temel önderliği ile İskandinav turistlerin ilgisini çekmeye başlamıştı. Konaklama imkanı kısıtlı olan beldeye karavanıyla gelen, çoğunlukla kuzey Avrupalı turistler, Alaçatı’yı keşfetmişler, sessiz sedasız rüzgar sörfü yapmaya başlamışlardı.
 
1974 te ilk 5 yıldızlı büyük turizm tesisinin yapılması, ilgiyi ve potansiyeli artırmıştı. Ancak en büyük sıçrama 80’li yılların sonunda, Ahmet San’ın organizasyonlarını üstlendiği Çeşme Festivalleri döneminde oldu.
 
Dünyanın her köşesinden, dünya starlarının hayranları Çeşme’ye akın etmişti. Çeşme halkı evlerinin odalarını turistlere açmıştı. Cumhuriyet dönemini 80 li yıllara kadar kendi kabuğunda geçiren Çeşme, balıkçılık ve tütün yetiştiriciliği ile uğraşan dar gelirli bir bölgeyken, dünya turizminin döviz gelirlerini sevdi. 
 
Ne var ki, çeşmeye duyulan ilgi, hemen burada bir konut sahibi olma talebine doğru kaydı. 1970’ler ile 1990’lar arasında, yarımadanın kuzeyi, virüs gibi hızla yayılan, yazlık konut hastalığına teslim olmuştu. Öncesinde, büyük emeklerle kıt kanaat geçindiren tarlalar, yazlık konutlar için yüksek bedellerle satılmakta, kısa vadede yüksek gelir sağlanmaktaydı.
 
Uğruna, 12 ay turizm hareketi hedefinden, çok çabuk vazgeçildi. Tarlalar site inşaatlarına satıldı. Yazlık konut üretmek, inşaat sektörü ve emlak pazarı, diğer tüm yatırımların ve uğraşların önüne geçti. Merkezine turizm değil de konteynır limanı yerleştirildi.
 
80 den sonra patlama yaşayan ve 2017 ye kadar yarım adanın tüm kuzey sahilleri ve koyları boyunca sayıları MİLYONU aşan YAZLIK EV yapıldı.  Hatta hazine parsellerinde işgali göze alarak, turizm imarlı alanlarda imar kanunlarını delerek, şahıs villalarını OTEL şeklinde ruhsatlandırıp imar mevzuatının etrafından dolanarak, kat -yükseklik sınırını aşarak, 775 sayılı gecekondu kanunu kapsamında müktesep hak kazandırarak, kıyı kanununu çiğneyerek, kaçak göçek yüz binlerce kanunsuz konut üretildi.
 
Yılın yalnızca yaz aylarında kullanılan, tüm yıl kapalı duran bu konutlar için, termalden turizmden, otel yatırımlarından, turizm ekonomisi ve istihdamından, tarımdan vazgeçildi.
 
Çeşme Halis Temel önderliğinde TERMAL ve Ahmet San önderliğinde başlayan EĞLENCE turizmi hareketini tamamen bıraktı, çimento kapladığı tabiatı, termali ve tarihi alanlarını gömdü, son 40 yılında RANT ekonomisine teslim edildi..
 
Hızla yok olan değerleri alarm veriyor. Ilıcada, Boyalıkta ve Çeşme merkezde, İzmir benzeri, ÇİN SEDDİ şeklinde deniz ile kara arasında duvar ören çok katlı yapılaşma oluşumu şekillenmeye başladı. Çok yakın bir gelecekte, geri dönülemez çarpık kentleşmenin temelleri atılıyor. Usulsüz imarın yeni peçeleme taktiği REZİDANS konutları. 

Yapanın, alanın, satanın yanına kar kaldığı,  bozuk düzene, çarpık ve bir o kadar illegal gidişata kim? ve ne zaman dur diyecek?
 

Etiketler:

Misafir - 07.05.2017 21:42:53

  • Cesamin Özkan
  • Toplumsal bilinç etkili tepkiyi beraberinde getirir. Ancak Türkiye 1950' lerden bu yana uyuyan tepki verme yetisinden uzaklaşan bir toplum haline getirildi. Bu saatten sonra çözüm devlet erkini yani iktidarı yurtsever güçlerin ele geçirerek başta eğitim, kültür, beraberinde ekonominin her sektöründe eş zamanlı etkin başarılı planlamaları uygulayarak tüm alanlarda gelişmeyi sağlamaktır. dediğim gibi yurtseverlerin önce merkezi yönetimi yani iktidarı ele geçirmesi, onunla birlikte yerel yönetimlerin beraberinde zorunlu değişimi, her geçen gün bilinci artan, hainlerini tanıyan milletimizin kendisini göstermesi çözümün adresidir. Yıllardır bunları uygulamaya çalışanlar komünist ilan edildi, ülke ve millet düşmanı işbirlikçi hain hırsız din taciri alçakların önleri açıldı. Bu sosyal politika hemen hayata geçirilmez ise rant ekonomisinin leş kargalarının üretecekleri pisliklerden kurtulmak zor. Bu değişim etkili toplumsal muhalefet tarafından sağlanacaktır, bu çelişki var elbette çözümü de var.
  • Yazarın Diğer Yazıları