Yasemin Başak Arel
ŞİFNE TERMALİN MAKUZ KADERİ
Adı tarih sayfalarına ŞİFA-HANE diye girmiş ve zaman içinde, ŞİFNE olarak anılır olmuş. 1950’lerde, yerel halkın geleneksel olarak bildikleri ve kullandıkları tedavi alanı kabuğundan rahmetli HALİS TEMEL tarafından çıkarılmış, yakın tarihte yer bulmuş, yerli ve yabancı çok daha geniş kitlelerin kullanımına sunulmuş.
Sayın Temel’in hazineden 99 yıllığına kiralayarak insan sağlığına ve Çeşme turizmine kazandırdığı bölge, yine kendisi tarafından, Çeşme Belediyesine armağan edilmiş.
O günkü haliyle yıllar yılı hizmet veren bina neredeyse metruk haliyle işletilmeye devam ediliyordu.
Kubbeyle kapatılmış termal havuzunun kubbesi çöktü ve bir daha yerine konulamadı.
Yakın zamanda, ŞİFNE hakkında sıklıkla kent efsanesi dönen söylentiler duyulur oldu. Yaklaşık 20 yıl öncesinde alanın tümden restore edileceği, metruk yapı yerine, Balçova Termal tesislerinde olduğu gibi, hem halkın hem sağlık sektörünün hem de turizmin menfaatine, çok yönlü bir kompleks düşünüldüğü, Termal Tedavi Kür Merkezi, Klinik tedaviler, SPA, AQUAPARK, hizmetlerinin bir arada yer alacağı TESİSLER konuşuluyordu.
Bunun hemen ardından, İzmirli bir yatırımcının projeye sahip çıktığını, Belediyeden yer tahsisi dışında bir katılım beklemediğini, gerekli finansal ve teknik alt yapıyı oluşturduğunu, çok daha büyük ve kapsamlı bir proje olan, ÇEŞME WELLNESS TOWN adında bir yatırım planlandığını öğrendik.
Çeşme Wellness Town hayata öngörüldüğü ve tanıtıldığı ölçekte geçebilseydi, şüphesiz, Çeşme ve İzmir kaderinde bir dönüm noktası aşılmış olabilirdi.
Bu hikaye kent efsaneleri arasında yitip gitmeden, aynı bölgede bir üniversite kurulacağını öğrenmiştik. Bu üniversite, akademik anlamda sağlık kompleksi teşekkül edeceği bir enstitüyü bölgede istihdam edecek, hem turizm hem sağlık hem de akademik yatırım şeklinde Şifne’mizi taçlandıracak denmişti.
Çok geçmeden bu hikaye de unutuldu. Yerine İzmir Ticaret Odasınca bir açıklama yapıldı. Şifne koyunda MARİNA müjdesi verildi, izin ve onay aşaması tamamlanır tamamlanmaz, projenin yapımına başlanacak, 2016 yazında hizmete girecekti.
Şimdi 2016 yılsonunda bir üniversitenin SU ALTI ARKEOLOJİ MÜZESİ kurmak maksatla, Belediyemizle beraber bölgede yer aradığı ve ŞİFNE de bu yatırımın planlandığı haberini öğreniyoruz.
Termal alan üzerinde, tüm termal projelerden vazgeçildiği, antik çağdan günümüze ŞİFAHANE olarak bilinen, yıllar yılı, sağlık ve turizm menfaatine yatırım bekleyen alanda, 5000 metrekare kapalı alana sahip bir MÜZE planlandığı doğru mudur?
Sayın Kılıçdaroğlu’nun da dediği gibi, “böyle bir şey olabilir mi?”