Yine Deprem, Yine İmar Barışı Söylentileri!
Son günlerde kulaktan kulağa yayılan bir iddia dolaşıyor: “Kaçak yapılara yeni bir imar barışı geliyor.”
Daha önce de yapılacaktı; deprem oldu, ertelendi.
Şimdi yine deprem oldu… Umuyoruz ki bu söylenti tamamen rafa kalkar.
Hatırlatma da fayda görmekteyim;
- Türkiye’deki binaların yaklaşık %60’ı mühendislik hizmeti almamış, ruhsatsız veya ruhsata aykırı.
- 2018’deki imar barışıyla 10 milyonun üzerinde kaçak yapı yasal hale getirildi.
- 6 Şubat 2023 depremlerinde yıkılan binaların %90’ı bu imar barışıyla “yasallaşmış” yapılardı.
İmar barışı, devletin kasasına kısa vadede para girmesini sağlıyor ama uzun vadede halka ağır bedeller ödetiyor. Denetimsiz, mühendislik hizmeti almamış, kaçak yapılar bir “affın” ardından hukuki kılıfa bürünüyor. Sonrası malum: Deprem geldiğinde, binalar mezara dönüşüyor.
İnsan hayatı bu kadar ucuz olmamalı!
Devletin görevi, geleceğin enkazlarını affetmek değil, denetimle engellemektir.
Bir kere yaptınız, bir daha yapmayın!
Toplumu “Nasıl olsa imar barışı gelir” düşüncesinden kurtaracak tek yol, affı değil hukuku, denetimi ve güvenliği savunmaktır.
Gerçek dönüşüm, beton yığınlarını affetmek değil, güvenli şehirler inşa etmektir.
Affettiğiniz her bina, depremde bir mezar oluyor!