“Yeşil Alan” mı, “Şirket Bahçesi” mi?

33-BFA Gayrimenkul İnşaat A.Ş.’nin talebi üzerine, İlçemiz Kuşçular Mahallesi ilgili parsellerinin etrafındaki yeşil alanların susuz peyzaj düzenlemesi, gölet ile yangın güvenliğinin sağlanması için altyapının ve sportif alanların oluşturulması amacıyla protokol yapılması ve bu hususta Belediye Başkanı Selçuk BALKAN’a yetki verilmesine ilişkin yazının görüşülmesi.

Kulağa masum geliyor olabilir. Ancak aslında sorulması gereken sorular çok daha derin:

Kamu Alanı Kime Hizmet Edecek?

“Susuz peyzaj”, “yangın güvenliği” ve “sportif alan” gibi gerekçeler, kamuya ayrılan yeşil alanların özel bir siteye dönüştürülmesi için mi kullanılıyor?
Park olarak planlanan yer, site maliklerinin özel kullanımına açılan bir göletle nasıl değiştirilebilir?

Daha önce defalarca gündeme gelen gibi, burada da üst ölçekli plan olmadan alt ölçekli düzenleme mi yapılıyor? Eğer öyleyse, bu karar sadece Urla’nın değil İzmir’in bütün planlama sistemini yok saymak anlamına gelmez mi?

Belediye Şirketin Emrine mi Girdi?

Neden Urla Belediyesi, şirketin talebiyle hareket ediyor? Belediye başkanına protokol yetkisi verilmesi, aslında halkın malı olan yeşil alanların “şirket bahçesi”ne dönüşmesine resmiyet kazandırmak değil mi?

Fazla İnşaatlar ve Göletler:

Bilirkişi raporlarında zaten 3.000 m²’nin üzerinde fazla inşaat yapıldığı iddiası var. Şimdi de kamuya ait park alanı gölet bahanesiyle kapatılıyorsa, bunun adı plan tadilatı değil; kamu hakkının gaspıdır.