Belki bundan sonra ipe un sermezsiniz!!!

T.C.
İZMİR CUMHURİYET BAŞSAVCILIĞI’NA

Suç Duyurusunda Bulunan:
Nivent KURTULUŞ

Şüpheli:
İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı ve yıkım sürecinde görevli tüm ilgili bürokratlar (Genel Sekreter ve ilgili Yardımcıları, Fen İşleri ve Hukuk İşleri Dairesi yetkilileri dâhil)

Konu:
Kesinleşmiş yargı kararına rağmen 5216 sayılı Kanun m.11 uyarınca görevini yerine getirmemek, yıkım sürecini bilerek geciktirmek ve mahkeme kararının uygulanmasını engellemek suretiyle TCK 257 ve TCK 138 kapsamında suç işlenmesi hakkında.

Açıklamalar:

İzmir ili, Çeşme ilçesi, Sakarya Mahallesi, 2123 ada, 9 parselde bulunan ve izinsiz uygulamalar içeren yapı hakkında İzmir 1 Numaralı Kültür Varlıklarını Koruma Bölge Kurulu’nun 27.10.2023 tarih ve 16719 sayılı kararı ile yıkım kararı alınmış, bu karar Çeşme Belediye Encümeni’nin 15.01.2024 tarih ve 2024/48 sayılı kararıyla pekiştirilmiştir.
Söz konusu yıkım kararına karşı açılan davada İzmir 6. İdare Mahkemesi’nin ret kararı üzerine yapılan istinaf başvurusu da İzmir Bölge İdare Mahkemesi 4. İdari Dava Dairesi’nin 21.05.2025 tarihli ve kesin nitelikteki kararı ile reddedilmiş, yürütmeyi durdurma talebi kesin olarak reddedilmiştir. Bu tarihten itibaren yıkımın önünde hiçbir yasal engel kalmamıştır.
5216 sayılı Büyükşehir Belediyesi Kanunu’nun 11. maddesi, ilçe belediyelerinin görevlerini yapmaması veya yapamaması halinde büyükşehir belediyesine doğrudan görev ve yetki verir. Bu durumda İzmir Büyükşehir Belediyesi, yıkımı derhal gerçekleştirmek veya gerçekleştirilmesini sağlamakla yükümlüdür.
Nitekim İzmir Büyükşehir Belediyesi, tarafıma 05.05.2025 tarihli dilekçeme cevaben gönderdiği 12.05.2025 tarihli ve E-44178881-115.02.06-2534630 sayılı resmi yazısında; Çeşme Belediyesi’nden alınan bilgiye dayanarak yıkımın Haziran ayı programına alındığını bildirmiştir. Bu, Büyükşehir’in yıkım sürecinden haberdar olduğunun ve takip edeceğinin açık delilidir.
Ancak Haziran ayında yıkım gerçekleştirilmemiş, Büyükşehir Belediyesi’nin bilgisi ve onayıyla bilerek ve isteyerek 30 Temmuz 2025 tarihine ertelenmiştir. Bu süre zarfında, ikinci bir dava süreci başlatılmış ve 03.07.2025 tarihinde alınan yeni bir yürütmeyi durdurma kararı ile yıkım engellenmiştir.
Büyükşehir Belediyesi, hem 21.05.2025 tarihli kesin kararı uygulamamış, hem de ikinci davada verilen yürütmeyi durdurma kararına itiraz etmemiştir. Bu tutum, mahkeme kararlarının etkisiz bırakılması anlamına gelmekte ve TCK 138/1 “mahkeme kararını uygulamama” ile TCK 257 “görevi kötüye kullanma” suçlarını oluşturmaktadır.

Hukuki Dayanaklar:

TCK m. 138: Mahkeme kararlarını yerine getirmeyen kamu görevlisi hakkında 6 aydan 2 yıla kadar hapis cezası öngörülmektedir.
TCK m. 257: Görevin gereklerine aykırı hareket eden kamu görevlisi hakkında 1 yıldan 3 yıla kadar hapis cezası öngörülmektedir.
5216 sayılı Büyükşehir Belediyesi Kanunu m. 11: İlçe belediyelerinin görevlerini yerine getirmemesi hâlinde, büyükşehir belediyesi doğrudan görev ve yetki sahibidir.

Sonuç ve Talep:

Yukarıda arz edilen nedenlerle;

İzmir Büyükşehir Belediyesi’nin, kesinleşmiş yargı kararına rağmen yıkımı gerçekleştirmemesi, bilerek geciktirmesi, ikinci davada yürütmeyi durdurma kararına itiraz etmemesi,
Böylece mahkeme kararını etkisiz kılması, kamu yararına aykırı davranması ve görevi kötüye kullanması nedeniyle,
İlgili Belediye Başkanı, Genel Sekreter ve ilgili Yardımcıları, Fen İşleri Dairesi Başkanı ve diğer sorumlular hakkında soruşturma başlatılmasına karar verilmesini arz ve talep ederim.
Nivent Kurtuluş

Ekler: