Fakirin, yoksulun eğitim hakkını gasp ediyorsunuz!
Narlıdere’de mülkiyeti belediyeye ait, halkın malı olan 8035 ada 1 parselde yeni bir plan değişikliği daha yapıldı.
Üstelik bu kez hedef, “Eğitim Tesisi Alanı” olan arsayı “Özel Eğitim Alanı”na dönüştürmek!
Bu karar; yoksulun, dar gelirlinin, imkânsızlık içinde okuma mücadelesi veren çocukların elinden alınan bir haktır!
Eğitim, parası olanın değil, her çocuğun hakkıdır.
Ama görünen o ki Narlıdere’de belediyenin bile malı artık halkın değil, parası olanın hizmetine sunuluyor.
Bugün “özel eğitim alanı” adı altında yapılan bu değişiklik, yarın “özel okul”, “kolej”, “vakıf üniversitesi” kılıfıyla karşımıza çıkacaktır.
Bu plan; kamunun, fakirin, yetimin hakkına dolaylı bir darbedir.
Bu plan, “sosyal belediyecilik” ilkesini çöpe atan, halkın cebinden alınanı sermayeye devreden bir anlayışın ürünüdür.
Milli Eğitim Müdürlüğü’nün “eğitim dışı kullanılmamak kaydıyla” yazısı, vicdani sorumluluğu ortadan kaldırmaz.
Bir kamu arsasının özel sektöre devri, kamusal eğitimin alanını daraltmak, fırsat eşitliğini yok etmektir.
Bugün bu topraklar, devlet okulu bulamadığı için çocuklarını özel kurslara, vakıf okullarına göndermek zorunda kalan ailelerle dolu.
Şimdi siz o çocukların elindeki son umudu da alıyorsunuz!
Mekânsal Planlar Yapım Yönetmeliği’nin 26. maddesi açık:
Plan değişikliği kamu yararına, sosyal dengeyi gözetir nitelikte olmalıdır.
Peki, özel eğitimi teşvik eden bir plan değişikliği halkın hangi yararına?
Eşitlik nerede, fırsat adaleti nerede, sosyal belediyecilik nerede?
Bu şehrin çocuklarının geleceği, birkaç özel kurumun ticari hesabına kurban edilemez.
Eğitim alanı, fakir için kapı olmalı; zengin için yatırım değil!
Eğitimi ticarileştiren her karara karşı sesimizi yükselteceğiz.
Çünkü eğitim, bir sınıfın değil, bir milletin ortak umududur.
Bilmem anlatabildim mi?