Pastacı Müdürle Sosyal Tesis Yürür mü? Menderes’te Sermaye Artışı mı, Sabır Tükenişi mi?
Menderes Belediyesi Temmuz meclis gündemine düşen bir madde, “Artık bu kadar da olmaz!” dedirten yazımızı dün sizlerle paylaştık!
Cumaovası Sosyal Tesis İşletmeleri A.Ş. için bir kez daha sermaye artışı isteniyor. Rakam? Tam 40 milyon TL!
Evet, yanlış duymadınız. Geçtiğimiz Ekim’de 30 milyon TL almıştı bu şirket. O zaman da “İşçilerin maaşı ödenecek” denmişti. Maaş mı ödendi? Hayır.
Borç mu azaldı? Hayır.
Kar mı edildi? O da yok.
Şimdi yeni perde: 40 milyon daha!
Komisyonlara gönderildi, bu Cuma oylanacak. Meclis üyeleri “Yeter artık” diyor, ama yönetim hâlâ “bir fırsat daha” peşinde.
İşçilere Baskı, Meclis’e Manipülasyon mu yapıyorsunuz???
Sabah saat 09:00’da İlkay Başkan toplantı yapmış. Toplantının içeriği mi?
İşçilere, “Tanıdığınız meclis üyelerini ikna edin ki biz de size para ödeyelim” demiş.
Yani işçilerle meclis üyeleri karşı karşıya getiriliyor!
Bu nasıl bir anlayış?
İkna siyaseti değil, tehdit dili bu!
Geçen yıl 30 milyon alındı, yine aynı senaryo oynandı. Maaş ödenmedi. Şimdi aynısını ısıtıp önümüze koyuyorlar.
Pastacı Müdürle Sosyal Tesis Yönetilir mi?
Şirket müdürü kim?
Bir pastacı.
Atanma gerekçesi mi? Meclis üyesinin damadı olması.
Peki sonuç?
- Borç üç katına çıktı,
- 4 aylık maaş borcu 6 aya uzadı,
- Personel hâlâ perişan,
- Şirket bataklıkta.
Sormak lazım:
“Damatsa liyakat aranmaz mı?”
“Pastacının ekonomik paketi” nedir? Pasta mı, maaş mı?
Bizim size nacizane önerimiz; Kapat Gitsin!
Madem her yıl milyonlarca lira gömülecek…
O zaman net öneri:
- Şirket kapatılsın.
- Borcu belediye ödesin, çünkü şirket zaten belediyenin.
- Tüm işçiler belediyeye alınsın, özlük hakları verilsin.
- 4-5 sosyal tesis yeter, geri kalanı kiraya verilsin.
- Gerçek denetim, sadece belediye çatısı altında olur.
Yoksa bu şirket, “meclis-damat-maaş” üçgeninde daha çok batırılır.
Son Sözümüz;
İşçiler maaş için dua ediyor.
Belediye, bütçe mucizesi bekliyor.
Ama olan, kamu kaynaklarına oluyor.
Sermaye değil, akıl artışı gerekiyor bu ilçeye.
Yoksa sosyal tesis değil, sabır tesisleri kurmak zorunda kalacağız!
Bilmem anlatabildim mi?