Geçtiğimiz günlerde bir haber okudum;
“..,Kültür ve Turizm Bakanlığı, Türkiye genelinde kaçak yapılaşmayla mücadele kapsamında geniş çaplı bir denetim seferberliği başlattı. Bakanlığa bağlı ekipler tarafından İstanbul Boğazı’nda gerçekleştirilen saha incelemelerinde 106 yapının imar mevzuatına aykırı olduğu tespit edildi…,”
İzmir’de ne yapıyorsunuz?
Kültür ve Turizm Bakanlığı Kaçak Yapıya Geçit Vermiyor(!): Peki Ya İzmir’de LUCCA’ya Göz Yumanlar Kimdi?
Türkiye genelinde başlatılan “kaçak yapılaşmaya karşı topyekûn mücadele” seferberliği çerçevesinde Kültür ve Turizm Bakanlığı’nın İstanbul Boğazı’nda 106 yapı için düğmeye bastığı duyuruldu.
Haberi ilk okuyanlar “Helal olsun, nihayet devlet kaçakla mücadele ediyor!” dedi.
Ama biz bir durduk!
Çünkü hafızamız var, çünkü biz unutmadık:
Hani şu İzmir’de eski adıyla Bien Otel, yeni markasıyla LUCCA Otel vardı ya… Hani yıllardır kaçak statüde duran ama bir anda “plan yapılarak” yasal statüye geçirilmeye çalışılan otel.
Tam da bakanlığın “kaçak yapıya taviz yok” dediği şu günlerde sormazlar mı insanın aklına:
E iyi de, siz LUCCA’yı ne yapmaya çalışıyordunuz?
Bir yandan İstanbul Boğazı’ndaki 106 kaçak yapıyı tespit eden ekipler diğer yandan İzmir’de kaçak olduğu mahkeme kararıyla sabitlenmiş bir otele özel plan çıkarma telaşında mıydı?
Ne güzel memleket değil mi?
İstanbul’da kaçak yakalayan devlet, İzmir’de aynı kaçak yapı için masa başında plan döşüyor.
Eğer biz susup da olanı biteni yazmasaydık, bugün LUCCA hâlâ kaçak bir bina değil, resmen “turizm yatırımı” olarak lanse edilecekti.
Üstelik kamu eliyle. Yani halkın parasıyla kaçak bina kurtarılacaktı.
Sormak lazım Sayın Bakan’a:
İstanbul’daki kaçaklar “kaçak”, peki İzmir’deki LUCCA “turistik tesis” mi oluyor?
Bu nasıl mücadele, bu nasıl adalet?
“Kültür ve Turizm” denince sadece İstanbul mu akla geliyor, yoksa bazı yerlerde kaçaklar “dost kazığı” kadar bile görünmüyor mu?
Yoksa bu iş de meşhur “Turizm Bakanlığı kaçağı” kontenjanından mı? Hani kaçak ama “bizden” kontenjanı…
İzmir’de LUCCA olayı bize bir kez daha gösterdi ki, kaçakla mücadele etmek değil, mücadele ediyor gibi görünmek önemliymiş. Ama üzgünüz, bu hikâyeyi de bozduk.
Eğer biz olmasaydık, LUCCA çoktan legal bir tesise dönüşmüş, belki de “turizm başarısı” diye ödül almıştı!
Yine olmadı…
Yine yazdık…
Yine yakaladık…
Yine can sıktık.
Varsın canlar sıkılsın. Biz gerçeği yazmaktan usanmayız.
