Geçtiğimiz cuma günü Menderes Kaymakamlığı önderliğinde “korsan şezlong operasyonu” düzenlendi. Ama ne operasyon! Sanki sahil bandına çıkartma yapıldı, hedef: şezlong! Sonuç: Instagram’da bir iki gösteri, birkaç fotoğraf, bolca alkış ve sıfır çözüm. Bravo!
Cuma günü sahile çıkılmış, ama ne tesadüfse (!) korsan şezlongçular sahada yok. Çünkü iddiaya göre operasyonun haberi önceden uçurulmuş. Kimi kandırıyorsunuz? Sadece satış yapmayan, üstelik dernek üyelerine ücretsiz hizmet veren 14 Evler sahilindeki derneğin şezlongları toplanmış. Yani korsanlar değil, gönüllüler hedef olmuş. Gerçek korsanlar mı? Onlar cumartesi sabahı sahildeki yerini yine almış. İşte koca operasyonun fiyasko özeti.
HALKIN DEĞİL, RANTIN SAHİLİ
Sahillerdeki kafeler artık kendi yasalarını ilan etmiş durumda:
“Yiyecek içeceği bizden almazsan, şezlonga oturamazsın.”
Buyurun buradan yakın. Kendi getirdiği yiyecekle halkın plaja gelmesini yasaklayan zihniyet, sahilleri kimden koruyor? 1974’te Ecevit sahilleri halka verdi. Bugün şezlong mafyasına terk ettik.
SAYIN KAYMAKAM’A NOT:
Lütfen hiç kimseye güvenmeyin. Eğer gerçekten korsan şezlongla mücadele etmek istiyorsanız, baskınların tarihini sadece siz bilin. Aksi halde “Sayın Kaymakam geliyor” haberiyle korsanlar zaten kaçıyor. Sizi Instagram’a malzeme, sahte kahramanlıklara konu mankeni yapıyorlar.
500 – 800 TL ARASI ŞEZLONG MU OLUR?
Bir şezlong 500 TL’den başlıyor, 800 TL’yi buluyor. Dar gelirli ne yapsın? Sahil kenarına bakıp iç mi çeksin? Koskoca Menderes Belediyesi birkaç halk şezlongu koyamıyor mu? Kendi işlettiği kafelerin önüne ücretsiz şezlong atamıyor mu? Bir de utanmadan “HALK PLAJI” yazıyorlar!
SAHİLDE TİYATRO, HALKA HİÇBİR ŞEY YOK
Toplanan şezlonglar? E her yıl nasıl oluyorsa geri veriliyor. Madem öyle, neden topluyorsunuz? Neden bu tiyatro? Eğer amacınız korsanla mücadele etmekse, neden 1 günde 3 mahallede tek bir gerçek korsan şezlong bile yakalayamıyorsunuz?
Son sözümüz şu:
Sahiller halka değil, şezlong mafyasına ait.
Kamu kurumları, sosyal medya PR’ı peşinde.
Belediye halkçı olduğunu unutmuş.
Kaymakamlık, aldatılmış.
Ve halka hâlâ bir havlu atacak kadar yer yok