x
     
18.09.2020 20:48:18
Okunma: 3224
0 Yorum

Nivent Kurtuluş nivents@yahoo.com
Güzelbahçe’nin Halil Sezai’leri

 

Şarkıcı Halil Sezai’nin yaşlı bir adama insafsızca saldırganlığını TV’lerde ve sosyal medyada üzülerek ve insanlık adına utanarak izledik,
 
Olayın öncesi, sonrası ve nedenleri bizi ilgilendirmiyor,
 
Ortada nedeni ne olursa olsun bir saldırganlık ve insan onurunu rencide edici bir davranış var,
 
Türkiye Cumhuriyeti, yasalarla yönetiliyor. Ülkenin kolluk kuvvetleri ve adalet mekanizması var. Haksızlığa uğradığını düşünen her TC vatandaşı ilgili kurumlara şikayetini yapar, hakkını arar,
 
Kişiler kendi adaletini kafalarına göre gerçekleştirmeye kalkarlarsa, ülke muz Cumhuriyetine döner,
 
Maalesef makam ve ün sahibi olanların, kendilerini dokunulmaz sanarak zülüm etmeye, kendilerini devlet yerine sayıp sıradan vatandaşı ezmeye çalıştıklarına tanık oluyoruz,
 
Tıpkı Güzelbahçe’yi yönetenler gibi,
 
Niye böyle düşündüğümüzü izah etmeye çalışayım,
 
Geçenlerde, Go-kart pistine giden yolu, ilgili araziyi kiralayarak kapatan belediye başkanı Mustafa İnce ile tespit için görevini yapan ilgili avukat (aynı zamanda avukatımdır) arasında geçen diyalogları ibretlik olarak paylaşmak isterim,
 
Avukatlar, tarafların yasalar çerçevesinde haklarını savunan kişilerdir. Yani ücreti mukabil işlerini yaparlar,
 
Tespit sırasında görevini yapan avukata içerleyen belediye başkanı, çevresinden de aldığı cesaretle;
 
“Erkeksen buraya gel, diyerek güç gösterisinde bulunmak ister,
 
Avukat, yanıtlar;
 
 

“Sen erkeksen, seni karının yanında vuran kişiyi affetmeseydin,

 

 

 

 

 

Sen erkeksen, benim de şahit olduğum Ertan Avkıran’a verdiğin sözü yerine getirseydin,

 

 

 

 

Sen erkeksen istediğin televizyona çıkalım ve yasa dışı icraatlarını tartışalım” der.
 
Avukatım, Mustafa İnce’den sanıyorum yaş olarak bir hayli büyük. Hemen hemen 40 yıllık saygın bir ceza avukatıdır,
 
Bir gün avukatım bilge beye sordum, bunca hakarete varan konuşmalarda nasıl sinirlerinize hakim oluyorsunuz diye,
 
‘’Nivent hanım,meslek yaşamım boyunca , külhanbeyi tavırları sergileyen sokak ağzıyla beni sindirebileceklerini sanan çok tıynetle karşılaştım.Ben asla bunların seviyesine inmem, zaten ne aile terbiyem ne de hukukçu kimliğim müsaade etmez.Bunlar tipik suçlu davranışlarıdır.Tahrik ederek,karşı tarafın suç işlemesine çalışırlar.Böylelikle kendi suçlarını hafifletmeye çalışırlar. Aynı yavuz hırsız misali. Fakat yasaların, bu tiyniyetlere atacağı tokadı da iyi bilirim. Abartmıyorum, birçoğunun ağlayarak pişman olduklarını gördüm. Bu gibi insanlarla, hukuk önünde hesaplaşacağız.’’
 
Bunları söyleyen yasaları çok iyi bilen bir avukat,
 
Sahi sayın İnce, biz yukarıdaki diyalogdan insanlık adına çok hem de çok utandık, peki sizin hiç ..,
 
Daha önce bu sayfalarda Güzelbahçe’yi nasıl bir zihniyetin yönettiğine ilişkin örnekler vermiştik,
 
Küçük bir anımsatma;
 
Hakkını aramak için belediyeye gelen genç bir müteahhittin, konuşmasını beğenmediği için önce kendisi çıkışan, ardından hakaretlerle adamlarına dövdüren, Mustafa İnce değil mi?
 
Gazetelere, Go-kart için, ancak kavga öncesi kabadayı edasıyla ‘’ceketimi çıkartırım ha’’ diye demeç veren Mustafa İnce değil mi?
 
İlçe başkanlığı seçimlerinde, istediği adayı desteklemediği için, kadın personelini liman tuvaletine süren ve ailesinin dağılmasına neden olan Mustafa İnce değil mi?
 
Kendisine muhalif olduğunu düşündüğü, 60 yaşındaki, motosikletiyle yoldan geçen kişiye yardımcısı Kazım Çam’ın tahrikiyle ve yardımıyla galiz küfürlerle yumruklayan, Mustafa İnce değil mi?
 
Alkollüyken, daha sonradan tazminat ödeyerek işten çıkardığı bir belediye çalışanına, hem de eşinin yanında hakaret ederek, kalp krizi geçirmesine neden olan, Mustafa İnce değil mi?
 
Liman esnafını, işyerleriyle dolayısıyla ekmekleri için belediyeye konuşmaya geldiklerinde, makamında azarlayan, horlayan, Mustafa İnce değil mi?
(Liman,Güzelbahçe’nin simgesi olmuş,aileleriyle birlikte binlerce insanın geçimini sağlayan, İzmirlinin nispeten ucuza balık yiyebildiği bir yer,
 
Halkçı bir partinin belediye başkanı olarak, küçük esnafı desteklemek göreviniz olmalıdır diye düşünmekteyiz,
 
(Herkesin babası başkana yardımcısı değil, pahalı ve lüks restoranlar sahibi olabilsin.)
 
Görevini yapan avukatı, yandaşlarına güvenerek dövüşmeye çağıran Mustafa İnce değil mi?
 
Lakin, kendisini karısının yanında ayağından vuran kişiyi affeden, yine Mustafa İnce!
 
Merak ediyoruz, partisi böyle bir kişiliği Güzelbahçe gibi şirin bir ilçeye neden reva görmüştür?
 
Kendisini devletin üstünde görenler, yasaları tanımayanlar, Türkiye Cumhuriyeti’nin gücünü hafife almalarının sonucuna mutlaka katlanacaklar,
 
İnanın bu olayları yazarken gerçekten hicap duyuyorum,
 
Gelecek yazımda bir okuyucumuzun uyarısını sizlerle paylaşacağım,
 
Yalnız okuyucumuzun gönlü ferah olsun biz yazılarımızı,
 
Okunma kaygısıyla yazmıyoruz,
 
Reklam kaygımızda yok,
 
Bizde biliyoruz, yazdığımız son dört yazıda yer alan parsellerde inceleme yapılması gerektiğini,
 
Siz okuyucularımızın yaptığı her türlü ihbarları bekletmeksizin, yazdığımız gibi ilgili yerlere yolluyoruz.  

Etiketler:

Yazarın Diğer Yazıları