Nivent Kurtuluş nivents@yahoo.com
ÖZERK MÜLKTÜR GİRİLMEZ
Neresi mi?
Tabiî ki Güzelbahçe’den söz ediyoruz.
Kadastral yolları açmakla yükümlü belediye başkanı, kaçak yapısı olan kişinin arazisini kiralıyor, araziden geçmesi gereken yolu açmıyor ve Gokartçılar geçemez pankartlarıyla,
“Deli Dumrul” hesabı istediğimi bu yoldan geçiririm istemediğimi geçirmem diyebiliyor,
Daha önceki yazılarımızda bunun olamayacağını, kadastral yolu görev ihmal edilerek zamanında açılması gerekirken, açılmadığını uydu görüntüleriyle yazmıştık,
Son kiralamayla; istediğimi bu yoldan geçiririm mantığı, husumet beslendiğinin bir kanıtı değil de nedir?
Bu kiralama komedisini ayrıca yazacağız,
Kamunun kullanmak zorunda olduğu yoldan yandaşlara ‘geç’ diğerlerine ‘ geçme’ demek ayrımcılıktır, halkı birbirine düşmanlığa kışkırtmaktır, en önemlisi İNSANLIK SUÇUDUR,
Kimliklerine bakarak kontrol yapma hakkı sadece yasalarla kolluk güçlerine verilmiştir,
Tekrar ediyoruz, siz yasaları çiğniyorsunuz ve bir insanlık suçu işliyorsunuz.
Biz, İzmir’de yargıçlar olduğunu biliyoruz, lakin sizin bu ayrımcı tutumunuzun Avrupa İnsan Hakları Mahkemesine kadar gideceğini de siz bilin,
Bu artık görev ihmalinden çıkmış GÖREVİ KÖTÜYE kullanmaya girmiştir diye düşünmekteyiz,
Bir kamu görevlisi; kin, nefret ve husumetle hareket ediyorsa ,bu görevini kötüye kullanıyor anlamına gelir,
Sahi başkan, ilçenizle ilgili o kadar çok yasa dışılıklar ve yaşayanların ilçedeki olumsuzluklarla ilgili feryatları varken niye bu konuya kafanızı taktınız?
Yoksa sizin bu konuda bir eksikliğiniz, bir hatanız, bir zaafınız mı var sorusunu aklımıza getiriyor,
İlçeyi yöneten(!) üç kişiyle ilgili, okurlarımız sık sık arayarak şikayetlerini anlatıyorlar,
Bu konuda ciddi anlamda suç duyuruları yapılmakta,
Bazılarını birebir yaşadığım için duygularını ve tepkilerini anlayabiliyorum,
Bu üç kişi gerçekten bu ilçeye yakışıyor mu?
Nedir bu sizin hakaret ve saldırma huylarınız?
Başkandan başlayalım;
Zamanında personelinizi (alkollü olduğunuz da iddia ediliyor) eşinin yanında azarlayarak, kalp krizi geçirmesine sebep olmanız,
Bir kadın personelinizi sizin istediğiniz ilçe başkanı adayına oy vermediği için balıkçı barınağındaki tuvalete sürerek, ardından bir ailenin dağılmasına sebep olduğunuz,
İşi için belediyeye gelen bir vatandaşı, azarladığınız ve ardından yanınızdaki çaycınıza ve şoförünüz dahil üç çalışanınıza hakaretler eşliğinde dövdürdüğünüz gerçekten doğru olamaz diye düşünmekteyim,
Bu iddialar çok sık gelmeye başladı,
Son olarak sosyal medyada aleyhinize paylaşımlar yapan, Gokartı destekliyen 60 yaşındaki bir insanı üzerimize motor sürdü bahanesiyle başkan yardımcınız Kazım Çam’la hakaretler ederek yumruklamanız saldırganlığı yöntem haline getirdiğinizin kanıtı değil midir?
Sizin yaptığınız bir kamu görevlisinin yöntemi olamaz. Siz belediye başkanısınız, bu atışmalar size hiç ama hiç yakışmaz,
Sormuştuk; niye sizi eşinizin yanında ayağınızdan vuranlara aynı tepkiyi vermediniz ya da veremediniz?
İkide birde ceketinizi çıkartacağınızı dile getiriyorsunuz. Gelen e-maillerde bu konuya çok yer verilmekte, “Nivent Hanım başkan ceketini çıkartsın da ne marka görelim” diyorlar,
Türkiye Cumhuriyetinde devletin nece ceketler çıkarıp, Adalet Bakanlığı’ marka ceketler giydirdiğini gördük,
Başkan yardımcısı Kazım Çam,
Siz zamanında DSP’den belediye başkan aday olmuşsunuz, şu anda mensubu olduğunuz CHP’ye çok ağır ithamlarda ve hakarete varan söylemlerde bulunmuşsunuz. Okurlar, seçim öncesi dağıttığınız broşürleri gönderirse onları da yayınlarız,
Seçim sırasında o zamanlar CHP’ye söylediklerinizden şimdi hiç içiniz sızlamıyor mu?
İddialarda yer alan, “Yoldan motoruyla geçen insanı, üzerimize sürdü yalanıyla başkanınızla birlikte 30-40 kişilik bir yandaş gurubuna show yapmak için yumruklamak, sizinle hiç ilgisi olamayan ailesine küfür etmek, mertliğe insanlığa ne kadar yakışıyor?”
Sayın Çam gerçekten bu yazılanları yaptınız mı?
Hatırlatmada fayda görmekteyim, artık hiç ummadığınız yerlerde güvenlik kameraları var,
Kim doğru söylüyor her şey ortaya çıkmakta!
Mustafa Günay,
Bana ve avukatıma mahkeme huzurunda hakaret ve tehdit eden şahsı ben yazmaktan hicap duyuyorum lakin kendisi aldığı para cezasını gülerek karşılayan ve başkanına neşeyle anlatan bir kişilik olarak görmekteyim,
İnsan olan böyle bir mahkumiyetten üzülür, utanır değil mi?
Öyle çok param var ki, neyse öderim mantığı bir kamu görevlisiniz, bu kadar çok paranın kaynağı nedir?
Davalar devam ediyor, yeni davalar sonuçlanmaya başladıkça bakalım yine gülecek misiniz?
Kanun karşısında çok paraların hükmü YOK!
Geçmiş dönem kadın başkan yardımcısına saldıran, Güzelbahçe karakolunda polislere ağza alınmaz küfürler eden,İL EMNİYET MÜDÜRÜNE …t diyen ,milyonluk evler satan,milyonluk restorant sahibi oğlunuz yargılandığında da gülmeye devam edin, olur mu başkan yardımcısı Mustafa Günay,
Kısaca Güzelbahçe’yi yöneten(!) üç kişiden bahsettim,
Yazdıklarımız,yazacaklarımızın küçük bir bölümüydü,
Kim bilir devletin ilgili birimlerinde bizim bilmediğimiz neler var,
Biz, kamudan aldığını gücün sarhoşluğuyla, TC yasalarının üstünde olduğunu sanan, orman yasalarını uygulamaya çalışan, özerk bölge ilan edenlerin sonunun hiç de hayra alamet olmadığını düşünüyoruz.
Allaha, Adalete ve devletimize sığınıyoruz, onlara güveniyoruz,
Sayın okurlarım işte bu yüzden bırakıyorum, her gün gelen ihbarların bir bölümünü sizlerle paylaşıyorum, diğerlerini ne yazık ki paylaşamıyorum,
Ve ne yazık ki bitmiyorlar, amipler gibi çoğalıyorlar,
Keşke bu yazdıklarımdan dolayı beni mahkemeye verseler de elimdeki diğer belgeleri de sorma imkanım olsa,
Dedim ya benim bir an önce buralardan gitmem lazım.