İzmir’in Urla ilçesi Kalabak Mahallesi 4607 ada 1 parselde yer alan kültürel tesis alanı, yapılan son plan değişikliğiyle özel sosyal tesis alanına dönüştürülüyor. Geriye kalan kısım ise “kreş ve gündüz bakımevi” olarak düzenlenmiş. Raporlarda “üst ölçek plan uyumsuzluğunu gidermek” deniliyor ama aslında yapılan şey çok net: Kamusal alanın özel sermayeye devri.
Parsel bazında rant kokan oyun
Plan geçmişine bakınca tablo ortada:
- 2003’te “kültürel tesis alanı” olarak planlanmıştı.
- 2012’de “kentsel gelişme alanı”na çevrildi.
- 2023’te ise bir kısmı “özel sosyal tesis alanı” yapıldı.
Şimdi de 1/1000 uygulama planıyla bu adım yasallaştırılıyor.
Yıllardır hep aynı yöntem: Parsel bazında plan değişiklikleriyle kamusal alanlar birer birer özelleştiriliyor.
Kamu zararı nasıl oluşuyor?
Kültürel tesis, yani halkın ortak kullanımı için ayrılan alan, özel sosyal tesis adıyla belirli bir kesime hizmet edecek hale getiriliyor. “Kreş” ise sadece göz boyama. Halk için ayrılan bir alanın küçücük bir bölümü çocuklara ayrılıyor, kalan büyük kısım ise özellere açılıyor. Böylece kamunun malı, toplumun hakkı, belediye meclisi kararlarıyla sermayeye peşkeş çekiliyor.
İzmir’de kronikleşen bir sorun
İzmir Büyükşehir ve ilçe belediyelerinin yıllardır başvurduğu bu yöntem artık kronik hale geldi. Her seferinde farklı ilçede, farklı parselde, aynı oyun oynanıyor:
- Kamuya ayrılmış bir alan bulunur.
- Üst ölçek planlarla ufak değişiklik yapılır.
- “Uyumsuzluk gideriliyor” bahanesiyle özele açılır.
Sonuçta halk kaybeder, özel sektör kazanır. Kentlinin hakkı bir kez daha masa başında yok edilir.
Sorular net:
- Kamuya ait kültürel tesis alanı neden halka değil, özel işletmelere hizmet eder hale getiriliyor?
- Kreş bahanesiyle hangi rant ilişkileri gizleniyor?
- Belediyeler halkın hakkını savunmak yerine neden parsel bazında planlarla özelin önünü açıyor?
Urla’da yapılan bu değişiklik, aslında İzmir’in genel fotoğrafıdır: Kamu yararı değil, özel yarar gözetilmektedir.
Elbette plana itiraz edeceğiz!!!