Merhaba Nivent Hanım,
11 Ekim 2025 tarihli yazınızda da belirttiğiniz Çukuraltı Sevgiyolu üzerindeki insan yaşamı için risk oluşturan ve kaçak olan iskelelerin yıkımı yapılmıştı. Ancak;
Yıkım için uzun uğraşlar vermenizden sonra Menderes ve İzmir Büyükşehir belediyelerinden bir çok uzman, mimar, mühendis vs. gelip gidip aylarca keşif ve yıkım planlaması yapıp giriştikleri yıkım işinde gelinen noktayı fotoğraflarla sizinle paylaşıyoruz.
Maalesef sonuçta Türk gibi başlayıp, Alman gibi bitirilmeyen bir işe daha çok güzel bir örnek oluştu.
Sökülmeden bırakılan demir iskelet, dibe iç tarafına batırılan üst tabla, parmak kalınlığında su yüzeyine çıkan demir çubuklar vb. Kısacası halen daha insanların can tehlikesi ve doğa katliamı devam ediyor. Halen insanlar üzerine çıkıp olta atmakta, balık avlamaktadır.
İBB yetkililerine sorulduğunda da iş makinası parkı imkanlarımız bu kadarına yetti gibi garip bir cevap alıyoruz.
Aylarca süren hazırlıkta ortaya şu sonuç çıkıyor; Sayın uzmanlarımızın ellerindeki mevcut imkanların neler olduğunu bilmedikleri anlaşılmaktadır. İhale ile alım yapılarak piyasa temini veya başka kamu kurumlarından tedarik ile bu iş çok rahat yapılabilirdi diye düşünüyoruz.
İlginç olan ise bizlere verilen cevaplarda; vatandaş olarak bize gidip İZSU ya müracaat etmemizi, 50 veya 60 tonluk iş makinesi istememizi, bu işleri onlara bitirtmemizi önermeleri.
Gelinen nokta budur.
Güzelim İzmir sahiplerinin kimlerin kimlerin elinde oyuncak olduğunu üzülerek izliyoruz.
Umarız Sayın İBB Başkanımız bu yazınızı okur da, alt kadrolarında kimlerle çalıştığını anlar. Gerçekten İzmir’e yazık olmaktadır.
Saygılarımızla,





