“Biz kamu yararını savunuyoruz!”
“Bizimki rant değil, can güvenliği meselesi!”
“Biz 1976’da yapılmış binalarımızı kurtarıyoruz!”
Ah ne yüce, ne fedakâr, ne kutsal bir amaç!
Yıldız Sahil Sitesi yönetimi, geçtiğimiz günlerde “RANT MI, KAMU YARARI MI?” başlıklı haberimize cevap hakkını kullanmış. Kibarca söylemişler ama satır aralarında şunu duyduk:
“Rant değil, sadece kaçak olan haklarımızı korumaya çalışıyoruz.”
Buyrunuz, o hâlde birlikte bakalım:
Önce bir tarih dersi verelim:
1976’da yapılan bu yapılar, Anıtlar Kurulu 1982’de kurulmuş diye kendilerini ‘tarih öncesi masumiyet’ statüsüne alıyor. Güzel. Fakat unuttukları bir şey var:
2863 sayılı yasa diyor ki:
“Bir alan herhangi bir sit statüsüne alındığında, öncesindeki tüm imar planları yürürlükten kalkar.”
Yani sizin 72/73 planlarınız artık tarih kitabına girdi sevgili yöneticiler… Ne kadar çok anlatırsanız anlatın, “ama biz o hakla başlamıştık” dediğiniz şey, bugün geçerli değil.
Kaçak Kat, Otel Ruhsatı, Konut Gerçekliği:
Sayın yöneticiler diyorsunuz ki:
“Otel ruhsatı alınmış ama konut yapılmış, bu kaçak değil.”
Pardon?
“İçki ruhsatı alıp su satmak” gibi bir durum değil bu.
Bu bildiğiniz ruhsata aykırı yapılaşmadır.
Siz 5 katı otel diye alıp sonra konuta çeviriyorsanız, o işin adı halk arasında “plan dolanması”, hukukta ise “kaçak yapılaşmadır.”
Çeşme’de iki kat, ama otelse beş kat!
Ne güzel bir dünya değil mi?
Plan diyor ki:
“İki kat yapabilirsin ama otelse beş kata kadar yolun var.”
Peki sonra ne oluyor?
Otel olarak inşaat başlıyor, sonra bir bakmışsınız duvar örülmüş, balkonlara çamaşır ipi gerilmiş, tabelada
“Butik Apart”.
Bu mudur kamu yararı?
Çeşme Planları: İhale mi? O da neydi?
Belediye, plan ihalesi yapmamış.
Planı kendi şirketi üzerinden Doğuş Plan’a hazırlatmış.
Ama belediye şirketlerinin plan yapma yetkisi yok.
Burada “ihalesiz plan”, “yetkisiz uygulama”, “gizli lobicilik” gibi terimler dolaşıyor.
Neden mi? Çünkü bu planlar adrese teslim, bu planlar kamu yararına değil, planlama kılıfına sokulmuş özel menfaat projeleridir.
Ercüment Şahin Hocamızın Yorumu:
Şehir plancısı Ercüment Şahin gayet net özetlemiş:
“Mevcut planlar yürürlüktedir.
Yeniden yapı yapılacaksa bu planlara uyulmalıdır.
Eski haklar zaten mülga olmuştur.”
Bu kadar açık.
Ama nedense “mülga” kelimesini bazıları ısrarla “gülga” gibi okuyor, gülüp geçiyor!
Ve bizden son söz:
Yıllardır “kendi imkânlarımızla” deyip deyip kaçak kat, kaçak yapı, kaçak niyet üstüne niyet yığanların,
şimdi çıkıp “biz sadece can güvenliği istiyoruz” demesi…
Kusura bakmayın ama…
O sahilde 50 yıldır beton üstüne beton dikenin can değil, kat derdi olur.
Eğer gerçekten kamu yararına bir niyetiniz varsa, önce planlara saygı, sonra hukuka sadakat göstereceksiniz.
Not:
Sayın yöneticilerin sözleri bire bir alınmış, Ercüment Şahin’in yorumu eklenmiş, ama vicdan terazisi ve kamu gözüyle tartılmıştır.
Sahiller hepimizin, ama kamu vicdanı da kolay kandırılmaz.
Aman dikkat hiç uğraşmayın bu plan KOMİSYONLARA TAKILIR!!
Takiımazsa yine bize mahkeme yolları görülür.
NOKTA!